Suyun sağlığımız için önemi
Gecenin bir yarısı içimizi kavuran susuzluk hissiyle uyandığımız veya yaz aylarının çekilmez olabilen sıcaklarında bir bardak buz gibi su hayali kurduğumuz zamanları hatırlayalım. İşte o anlarda suyun yaşamımız için ne kadar gerekli olduğunu fark ediyor, değerini anlıyoruz. Öte yandan, bazen susuzluğumuzu gidermek için çayı, kahveyi, meyve suyunu tercih ettiğimiz veya kışın hiç su içmediğimiz de oluyor. Peki aslında suyun sağlığımız için ne kadar vazgeçilmez olduğunu ve yeterli miktarda su tüketmenin bize ne gibi yararları olacağını bilsek o bir bardak suyu hiç içmeden bırakır mıydık?
Su, vücudun işlevini yerine getirmesi için gerekli olan bir bileşendir. Vücut ağırlığının %60’ını oluşturan su, vücudun en küçük yapıtaşı olan hücrelerin temel ihtiyacıdır. Çünkü, hücrelere besin ve oksijen getiren, hücreden atıklarını uzaklaştıran sudur. Dolayısıyla, hücrelerden oluşan organ ve sistemler su olmadan fonksiyonlarını gerçekleştiremezler. Genel olarak vücut sıvısının azalması dehidrasyon olarak bilinmektedir. Memorial Hastanesi’nden Uz. Dr. Selahattin Türen’e göre vücut sıvısının %2 gibi bir oranda azalması bize hafif ama hissedilir derecede yorgunluk, odaklanma, hafıza ve dikkat problemi olarak geri dönmektedir.
Peki, günde ne kadar su içmeliyiz? Vücudumuzun günlük su ihtiyacı nedir?
Vücudumuz zaten idrar, dışkı, terleme ve solunum ile günde 2 litreye varan su kaybına uğramaktadır. Yiyeceklerden alınan su ise kaybedilenin ancak beşte birini karşılamaktadır. Bu durumda kaba bir hesapla günde en az 1,5 litre yani 6 bardak su içmek gerektiğini görebiliriz.
Ancak bu herkes için net olarak geçerli bir miktar değil. Çevre şartları, sağlık koşulları ve yaşam biçimi gibi faktörler günlük tüketilmesi gereken miktarda değişikliklere yol açabiliyor. Bu noktada, yeteri kadar su içip içmediğimizi anlamamız için idrarımızın rengine bakabiliriz. Eğer rengi koyu sarı ise bu vücudun yeterince su alamadığının göstergesi olmaktadır. Yeterli su tüketiminin göstergesi olarak idrar renginin açık ve şeffaf bir tona sahip olması gerekmektedir.
Vücudun yeterli miktarda su aldığından emin olmak için uygulanacak birkaç adım daha var. Bunlardan biri kahvaltıdan önce bir bardak su içmek. Bu, sindirim yollarını temizlemek ve çalışmasını sağlamak için mükemmel bir adım olacaktır. Ayrıca, gün içinde su içmek için susamayı beklememek ve az miktarlarda sık bir şekilde su tüketmek, vücudun daha az dehidrasyona uğramasını, tokluk hissi ile kilo kontrolü sağlayabilmeyi ve yaşlandıkça azalan susama hassasiyetinin korunmasını sağlamaktadır. Buna ek olarak yemekten yarım saat önce ve gece yatmadan su içmek metabolizmanın daha dengeli çalışmasına yardımcı olmaktadır. Bu arada, yeterli miktarda su tüketmenin selülit oluşumunu azalttığını, saç ve tırnak sağlığı için faydalı olduğunu, kabızlığı önlediğini ve cildi güzelleştirdiğini de söylemeden geçmeyelim.
Dikkat etmemiz gereken nokta ise günlük su alımının vücudun ihtiyacına göre olması gerektiği. Çünkü fazla su içmek, özellikle ödem, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, siroz gibi hastalıklar için, zararlı olabilmektedir. Ayrıca, böbreklere, dolaşım sistemine ve kalbe çok yük bindireceğinden ciddi rahatsızlıklara yol açabilir. Bu yüzden alınan su miktarının kişinin sağlık durumuna, yaşadığı yerin iklimine, günlük hareket seviyesine göre belirlenmesi gereklidir. Örneğin, ağır egzersizler yapan birinin daha fazla su içmesi gerekebilir; ancak, belli bir seviyeden sonra alınan su kaybedilen minerali kazandırmayacak, tam tersine vücuda zarar verecektir. Son olarak, alkol, çay, kahve gibi içecekler belli bir su ihtiyacını karşılıyor gibi gözükseler de aynı zamanda su kaybına ve ekstra kaloriye neden oldukları için suyun yerini tutamazlar.
Sağlıklı bir yaşam için vücudumuzun her gün yeterli miktarda su alması gerekiyor. Susuz ancak iki gün yaşayabildiğimize göre, su hem temel ihtiyacımız hem de daha güzel bir yaşamın garantisi.
Susuz kalmadan güzel bir hayat geçirebilmek dileğiyle…
18.03.2017
İLGİLİ ÜRÜNLERİMİZ
-
Kars Eski Kaşar (500gr) - Etin En İyisi
Kars'ın yüksek rakımlı yaylalarında zengin bitki çeşitliliği ile beslenen süt ineklerinin saf ve yağlı sütlerine sadece şirden...
278 TL -
Decaf Swiss Water Kapsül Kahve (Kafeinsiz, 10 adet) - Noir Pit Coffee
Noir Pit'in tüm katkısız ürünleri Eskitadında.com'da. Gerçek kahvenin korunması için hiçbir kimyasal madde kullanmadan sadece İsviçre usulü su...
219,9 TL -
Elma Tarçın Granola (1kg) - Mıstık Fıstık
Elma ve tarçınlı granolamız, sağlıklı ve besleyici içeriğiyle sabah kahvaltılarınız ve ara öğünleriniz için mükemmel bir seçenek....
286,5 TL
BENZER YAZILAR
-
HMF nedir? Sağlığımızı nasıl etkiler?
HMF ısıl işleme maruz kalan gıdalarda indirgen şekerler ve aminoasitlerin tepkimeye girmesiyle oluşurlar ve birçok gıdada, miktarları ısı işlemini azaltmak için sınırlandırılmıştır. Meyve suyu, reçel, marmelat, pekmez, bal gibi ısı işlemine maruz kalan gıdalarda HMF oluşabilir ve bulunma miktarı, o gıdanın kalitesinin belirlenmesinde önemli bir faktördür.
-
Saçlarımız için organik boya kullanmalı mıyız?
Gıdalarımızda organik ve yerel üretim, kimyasalsız ürünleri tercih ederken, acaba saç boyalarımızda da organik ürün tercih etmeli miyiz?
-
İyi beslenmenin yanında sporun sağlık için önemi
Sağlıklı bir yaşam için sağlıklı beslenmeye ve yediğimiz gıdaların içeriğine ne kadar dikkat ediyorsak, buna ek olarak günlük yaşamımızda spora da gereken önemi vermemiz gerekmektedir.
YORUMLAR